Akdeniz bölgesinde bulunan, ziyaretçilerini tarihi ve doğal güzellikleriyle karşılayan Burdur ili, göller bölgesi olarak da anılmaktadır. Köklü bir geçmişe sahip olan Burdur ili, birçok beyliğe ev sahipliği yapmıştır, daha sonra Yıldırım Beyazıt tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır. Anıldığı isimden de anlaşılacağı üzere bünyesinde birçok göl ve akarsu bulunduran Burdur ili, doğal ve tarihi güzelliklerinin yanı sıra kendine özgü mutfağı ile de oldukça ilgi çekicidir. Siz de burayı ziyaret ederek Burdur ilinin tarihi hakkında fikir sahibi olabilir, burada doğal gezintiler yapabilir, Burdur mutfağını deneyimleyebilirsiniz.
1-Salda Gölü
Burdur’un Yeşilova ilçesinde yer alan, Salda gölü, ülkemizin en derin göllerinden biri olarak turkuaz renkteki berrak suyuyla bilinmektedir. Tektonik hareket sonucu oluşan bu krater gölü, çevresinde volkanik kayalar ve oluşumları da bulundurmaktadır. Salda Gölü ve çevresi, doğal güzellikleri ve ekosistemi koruma amacıyla "Tabiat Anıtı" olarak da ilan edilmiştir. Bu nedenle göl çevresindeki doğal yapıların ve ekosistemin korunması için çeşitli önlemler bulunmaktadır Doğa tutkunları için oldukça etkileyici olan bu gölün çevresinde kamp ve piknik yapma alanları da mevcut. Burayı ziyaret ederek doğal alanlarda vakit geçirebilir, turkuaz ve temiz Salda Gölü suyu eşliğinde beyaz kumlar üzerinde yürüyüş yapabilirsiniz.
2-Sagallasos Antik Kenti
Burdur’un Ağlasun ilçesinde Akdağ yamaçlarında yer alan Sagallasos Antik Kenti, 1706 yılında Fransız gezgin Paul Lucas tarafından tespit edilmiştir. Roma dönemine ait yapıların bulunduğu bu antik kent, zengin kalıntılarıyla tarihe ışık tutmakta. Roma İmparatorluğunun güçlü döneminde oldukça büyüyen bu şehirde önemli yapılar, tapınaklar, tiyatrolar bulunmaktaydı. Günümüzde bu yapıların kalıntılarına ev sahipliği yapan antik kenti ziyaret ederek, Antoninler Çeşmesini, İmparator Antoninus Pius'un onuruna yapılmış bir anıt çeşmesini, eski döneme ait meclis binasını, tapınakları ve antik kütüphane gibi yapıları gezebilirsiniz. Burayı ziyaret ederek etkileyici bir antik kent gezisi yapabilirsiniz.
3-Burdur Arkeoloji Müzesi
Burdur Arkeoloji Müzesi ilk olarak 1956 yılında açılmış olup, 2001 yılında yeniden düzenlenmiştir. Türkiye’nin en zengin müzelerinden biri olan Burdur Müzesi, hem bahçesinde hem bina içinde birçok uygarlıktan birçok tarihi esere ev sahipliği yapmaktadır. Üç kısımdan oluşan bu müzeyi ziyaret ederek Eski Tunç Çağına, Neolitik ve Erken Kalkolitik çağlara ait buluntuları, İmparator Hadriani ve Marcus Auralius heykellerini, Pirkulzade Kütüphanesi başta olmak üzere olağanüstü güzelliğe sahip tarihi eserleri görebilirsiniz. Ayrıca Osmanlı Mimari’nin izlerini de taşıyan bu büyük müzeyi gezerek seramik eserleri de görebilirsiniz.
4-Susuz Han
Osmanlı dönemine ait bir kervansaray olan Susuz Han, Burdur’un Bucak ilçesinde yer almaktadır. Ticaret yolları üzerine konaklama ve ticareti kolaylaştırmak amacı ile yapılmıştır. Muhteşem Osmanlı mimarisini yansıtan Susuz Han, kare planlı bir yapıda olup iç avlu etrafında sıralanan odalar ve revaklarla çevrilidir. Siz de bu tarihi yapıyı ziyaret ederek, Osmanlı mimarisini gözlemleyebilir, tarihi ve kültürel bir geziye çıkabilirsiniz.
5-Karanlıkdere Kanyonu
Burdur Altınyayla ilçesinde yer alan Karanlıkdere Kanyonu, doğa severlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken noktalardan biridir. Zengin bitki florasına sahip olan bu kanyon, sedir, ardıç, meşe ağaçları ve çam ağaçlarıyla kaplıdır. Burayı ziyaret ederek eşsiz doğa manzarası eşliğinde doğa yürüyüşleri yapabilir, kanyonu gözlemleyebilir, doğayla baş başa kalarak iç sesinize kulak verebilirsiniz. Doğa yürüyüşleri ve sessiz, sakin bir nokta arıyorsanız mutlaka burayı ziyaret etmelisiniz.
6-Burdur Ulu Camii
1300 yılında Hamitoğlu Dündar Bey tarafından yaptırılan Ulu Cami, mimari güzelliğiyle dikkat çekmektedir. Yapıldığı günden bugüne çeşitli onarımlardan geçerek günümüze gelen bu Cami, Burdur şehir merkezinde yer almaktadır. Osmanlı mimarisinin etkileyici özelliklerini taşıyan Ulu Cami, genellikle ahşap ve tuğla kullanılarak inşa edilmiş olup, geniş avluları, minaresi, kubbesi ve mihrabı ile dikkat çeker. Caminin kuzeydoğu ve kuzeybatı köşelerinde bulunan iki minaresi kare kaideli silindire yakın çok gen gövdeli olarak yapılmıştır. Ulu Cami'nin mimari detayları ve süslemeler, dönemin mimari anlayışını yansıtarak ziyaretçilerine tarihi bir atmosfer sunar. Siz de burayı ziyaret ederek ibadetinizi gerçekleştirebilir ve tarihi camiyi gezebilirsiniz.